24 Aralık 2015 Perşembe

Olduğu kadar, olmadığı kader...

Yurtdışında olmam veya olmamam xmas'ın gönlümdeki yerini zerre sarsmıyor ve hatta burada sokakta "I wish you a merry xmas..." diye şarkı söyleyerek gezmem hiç de garipsenmiyor. (Ortamda baya kamufle olabiliyorum yani:) )

Neyse, her sene olduğu gibi bu sene de yeni yıl dilekleri yayınlamam kaçınılmazdı... 

Bu sene evrenden ilk olarak yıldızlarını daha sık görebileceğim Istanbul seması istiyorum. Bir buçuk ay kadar önce yurtdışı seyehatimde, odamın balkonundan kafamı çıkarttım ve aşık oldum. Tanrım, sokak aydınlatmalarından boğazı turkuaza boyayan ledlerden ve güneş gibi aydınlatılan yalılardan vazgeçebilirim, doğanın yıldızları siyah kaftandan gecemi aydınlatsın yeter.

Ikinci olarak her sene sıcak el ve ayak istemem bir işe yaramadığından bu sene evrenden hemoglobin istiyorum, bu da olmazsa bilim benim için çaresiz kalacak...

Çok acayiptir ki iç savaş çıkmış, sokağa çıkma yasağının arasında marketten erzak alan insanların olduğu bir coğrafyada, umarsızca yaşamına devam ediyor birileri, gelen trenin getirdiklerini görmeden, görmezden gelerek... 
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın derken, yılanın inine çoktan çomak sokulduğunu anlayamadan, kaderi bahtsız ülkeme gelmez ama bu sene barış gelsin. Yok birbirimizden farkımız, ne dersen de adına kökeninin, hepimiz insanız, neye inandığının yok önemi hepimiz aynıyız...

Ruhumuza da barış gelsin, kendimizle olan kavgalarımızın biteceği omzumuzu öperek güne başlayacağımız bir yıl olsun 2016. 

Bir de yeni yılda işlerime güçlerime bakmak yerine 2 ay yurtdışı tatillerinde fink atacak sorumsuzluğu benden alırsan çok sevinirim. 

En son, Ajda Pekkan'a ulaşmanın bana ulaşmaktan kolay olduğunu öğrendim, sevenlerim tatilden dönünce whatsapp'ımı kafamda paralayabilir ve bilirsin ki kalın kafalıyım.

May the force be with you 2016.... 

Bu sene senden çok şey istemiyorum, çünkü benim yılımsın biliyorum.♡

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder